About COŞKUN NEHİR
19.12.1957 yılında doğdu. Müziğe küçük yaşlarda mandolin ve keman çalarak başladı. İlk-orta-lise yıllarında Ankara,Tekirdağ,Mersin,Samsun illerinde solo konserler ve oda orkestrası konserleri verdi.
1978-1979 öğrenim yıllarında Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi bölümünü birincilikle bitirdi. Dünya gençlik orkestrasında kemanıyla Türkiye’yi temsil etme olanağı buldu.
1982-1983 öğrenim yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuarı Opera-Şan Bölümünü bitirdi.1983 yılından beri İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğünde Opera Sanatçısı olarak görev almaktadır.
1983-1991 ve 2010-2015 yıllarında Marmara Üniversitesi Müzik bölümünde bireysel söyleme ve Şan öğretmenliği yapmıştır. 2002 yılı başından 2003 yılı Şubat ayına kadar ve 2005-2007 yılları arası İstanbul Devlet Opera ve Balesinde protokol müdürlüğü görevinde bulunmuştur.
Çocuk oyunlarında, solo ve koro rollerde görev almıştır.12 yıl aralıksız oynadığı Rossini’nin Külkedisi isimli çocuk ve gençlik oyunundaki prens rolüyle kırılması güç bir rekor elde etmiştir.4.Murat,Wistor’un Şen Kadınları,Kiss Me Kate,2.Mehmet Karanfil Köy,Batı Yakasının Hikayesi,Ali Baba ve Kırk Haramiler rol aldığı opera eserlerinden bazılarıdır.
Fransa, Danimarka, Portekiz, Almanya gibi ülkelerde sesi ile Türkiye’yi temsil etmiştir.
coskun-nehir-portfolioUzun zamandan beri anne karnında çocukların müziği duyabilmeleri ve ergenlik çağı bitimine kadar çocukların müzikle olan zihinsel gelişimlerini içeren uluslar arası çalışmaları yakından takip etmektedir. Bu konuyla ilgili olarak 4-6 Haziran 2003 tarihinde yapılan 2. Uluslar arası ana çocuk sağlığı kongresinde bir konuşma yapmış ve bu konuşma Milliyet Gazetesinin haber sayfasında yer almıştır.(6 Nisan 2003 Milliyet Pazar) Aynı konuşmayı daha geliştirilmiş olarak İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi mezuniyet sonrası eğitim programı kapsamında 12 Mayıs 2004 tarihinde sunmuştur. Ayrıca yetişkinlerde müzikle psikolojik tedavi, ses telleri bozuklukları ve tedavisi, mesleğinde sesini kullanan kişilerin daha verimli olması için özel çalışmaları vardır. Bu konu ile ilgili çalışmaları Milliyet Gazetesinin 4 Ekim 2003 tarihli Cumartesi ekinde haber yapılmıştır.
18 Mart 2010 Tarihinde Azerbaycan-Tunus-Almanya-Türkiye’nin ortaklaşa sahneye koyduğu ZİHNİ PAPAKÇI’nın yazdığı SARIKAMIŞ’tan ÇANAKKALE’ye isimli Pafil Tiyatro’da Türkiye adına rol almıştır.
Nisan 2010 tarihinde Doğa Kolejleri tarafından başlatılan ve devam eden okullar arası çok sesli koro yarışmasının daimi jüri üyesidir.
Haziran 2012 tarihinde bestesi Toroslu BELEN ‘e ait olan ‘Çanakkale Şehitleri’ne isimli eserin ilk seslendirilişini yapmıştır. Kayda alınan eserin geliri lösemili çocuklar yararına ve Van depreminde yıkılan öğretmen evlerinin inşasında kullanılacaktır.
24-05-2013 tarihinde sanata katkıları nedeniyle İSTANBUL VALİLİĞİ NİŞANTAŞI NURİ AKIN ANADOLU LİSESİNDEN takdir belgesi almıştır.
Haziran 2014 tarihinden beri internet yayıncılığı yapan Bakırköy Gazete‘de(http://www.bakirkoygazete.com) sanat konularınıda içine alan köşe yazarlığı yapmıştır.
Temmuz 2015 tarihinden itibaren Seç Medya ve İletişim Hizmetlerine ait Seç Haber (www.sechaber.com.tr)‘de köşe yazarlığı yapmaktadır.
Bilim adamları insanların dünyaya geldikten sonra bazı konularda diğer insanlardan farklı doğduklarını belirtirler. Her insanın yapısal olarak birbirine benzemediğini bugün en kolay yoldan parmak izlerinin farklılığından anlayabiliriz. Fiziksel olarak yer alan bu farkındalık; davranış , yetenek v.s. biçiminde de çeşitli …
Continue reading
Konuşma konusundaki en önemli konulardan biri sesin doğru ve yeterli kullanılmamasıdır.Duyulmayan ya da zor duyulan bir konuşma bir işe yaramaz. Bazı kişiler utangaç oldukları için seslerini yeterince çıkarmazlar.Bazıları kibarlık olsun diye zor duyulan bir sesle konuşurlar.Bunun tam tersi yüksek sesle …
Continue reading
Konuşma yaparken daha önce açıklamalarını yaptığım üç psikolojik sorun olan KORKMA, UTANMA VE HEYECANLANMA konularını yenmenin yollarını açıklamıştım. Bunun yanında konuşma yaparken ,şarkı söylerken bizi etkileyen diğer faktörlerden biri olan hızlı ve yavaş konuşmadan bahsedeceğim. Konuşanı bir verici ,dinleyeni de …
Continue reading
Türk Dil Kurumu sözlüklerinde HEYECAN sevinç ,korku,kıskançlık,sevgi v.b. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu olarak ifade edilir. Heyecan yaşamımızın bir parçasıdır. Her insan yaşadığı müddetçe bu duygulardan birini mutlaka defalarca yaşamıştır.Sevindiği zaman veya kızdığı, kıskandığı zaman hele de …
Continue reading
Utangaçlık bir çok insanın yaşam tarzlarında yer almakta ve günlük hayatlarını olumsuz yönde etkilemektedir.Bu duygunun en büyük etkisi de insanların toplum içinde yaptıkları konuşmalarda belli olur. Kişilerin yetişirken anne, baba, abla,ağabey gibi kişilerden gördükleri baskılar,anne- baba ayrılıkları, anne veya babadan …
Continue reading
Daha önceki yazımda belirttiğim gibi doğru nefes alıp dudaklarımızı verilen egzersizlerle çalışıp belirli bir seviyeye getirdikten sonra insanların toplum karşısında konuşmak için bir takım sorunları daha olduğunu yazmak zorundayım.Çok iyi bir eğitim gördükleri halde toplantılarda;korktukları , heyecanlandıkları, utandıkları için konuşma …
Continue reading
Doğru bir diyafram nefesi ve daha önce anlattığım gibi ağız içini şekillendirdikten sonra sesin dışarı çıkmasıyla birlikte çıkan sesin anlaşılabilirliği ön plana çıkar. Karşımızdaki insanın bizim ne söylediğimizi net bir şekilde anlaması hem bizim kişiliğimiz üzerinde olumlu etki yapar hem …
Continue reading
DOĞRU NEFES ALMANIN AĞIZDA ŞEKİLLENMESİ (SESE DÖNÜŞMESİ) Diyafram nefesini doğru aldıktan sonra nefes borusu yoluyla ses tellerini titreştiren nefes; ağızdan alt ve üst çene yoluyla dışarı çıkar. Şayet ağzımızın içini iyi kullanmazsak hem sesimiz çok çabuk yorulur hem de küçük …
Continue reading
Konuşmanın kalitesi hakikaten kişiliğin bir göstergesidir.Öyleyse iyi konuşmak karşımızdaki kişinin konuşmamızın tüm harflerini anlayabilmesi için ne yapmalıyız. Ülkemiz çeşitli lehçelerin konuşulduğu genel de ise Arapça ve Farsçanın etkisinde olan bir ülkedir. İyi bir Türkçeninse yıllardan beri hep İstanbul Türkçesi olduğu …
Continue reading
Konuşma bir harekettir. Bir romancı ya da hikayecinin başarısı nasıl ki kullandığı biçimde hayal gücünüzü harekete geçirir; bizi başka dünyalara götürüp o dünyada yaşatırsa iyi bir konuşmacı da kullandığı sözcüklerle ses tonuyla, vurgulama ve tonlamalarıyla beynimizde resim çizer. Ya …
Continue reading